EKO

Ekokardiyografi ses ötesi dalgaları kullanarak (ultrasound, ultrason) kalbin ve kalp içinde akım halindeki kanın görüntülenmesi ve incelenmesi yöntemidir. Ekokardiyografiye kısaca eko veya kalp ultrasonu da denebilir.

Ultrason dalgaları, insan kulağının duyma sınırının ötesinde bir sestir (18.000 – 20.000 titreşim/sn). Bu ses dalgaları, tüp şeklinde elle tutulan ve hastanın göğsünde gezdirilen sesi oluşturan duyarlı bir alet yardımıyla kalbe gönderilir. Ekokardiyografi makinası bu cihazdan gelen sinyalleri görüntüye ve sese çeviren bilgisayar ve monitör sistemlerinden oluşur.

Prob denilen tüp şeklindeki alet göğüs duvarıyla temas eder halde kalp üzerinde yavaşça gezdirilir ve bu cihazın yaydığı ses ötesi dalgalar kalbe ve ilgili dokulara çarpıp geri yansır.

Geri yansıyan bu dalgalar yine prob tarafından algılanır ve karmaşık bilgisayar işlemlerinden sonra ekranda kalbin görüntüsünü oluştururlar.

Bu görüntü, kalbin tüm anatomik yapısına ek olarak, kalbin kasılması, kapakçıkların açılıp kapanması gibi hareketleri de gerçek zamanda canlı olarak izleme olanağı verir.

Ayrıca kalp içinde dolaşan kandan yansıyan dalgalar da kapakların fonksiyonları (kapaktaki darlık, yetmezlik vb.) hakkında ve kalbin pompalama gücü hakkında çok değerli bilgiler verir. Eko, kalp hakkında önemli bilgiler veren, hızlı ve zararı olmayan bir testtir.

Ekokardiyografi Nasıl Yapılır?

Ekokardiyografi loş ışık altında yapılır. Tetkik öncesi bel üzerinde kalan bölgedeki giysileriniz çıkarıp, yerine bir önlük giymeniz gerekecektir.
Sonra eko cihazının hemen yanında bulunan masaya sol yanınıza yatacak şekilde uzanmanız gerekir.
Doktorunuz sesüstü dalgaları dokulara gönderen ve yankılarını toplayan cihaz olan probu sol göğsünüze koyacak ve kalbiniz görüntülemeye başlayacaktır. Görüntünün ve iletkenliğin iyi olması için prob denilen cihazın koyulduğu yerlere jel sürülür.
Monitörden kendi kalp görüntülerinizi izlemeniz mümkündür. Test sırasında herhangi bir ağrı veya sızı hissetmezsiniz. Test süresi yaklaşık 15-20 dakikadır.

Ekokardiografi hangi durumlarda faydalıdır?

  • Angina pectoris varlığında koroner arter hastalığı tanısında
  • Egzersize bağlı çarpıntı, göz kararmaları, bayılma gibi şikayetleri olan hastalar
  • Tipik şikayetleri olmayan hastalarda
  • Koroner arter hastalığında fonksiyonel kapasitenin belirlenmesi amacı ile
  • Pili bulunan hastaların kontrollerinde
  • Egzersize bağlı tekrarlayıcı aritmiler
  • Egzersize bağlı semptomları olan atletler
  • Bypass ve stent balon gibi işlemlerden sonra değerlendirme ve izleme amaçlı

Ekokardiografi hangi durumlarda faydalıdır?

Günümüzde ekokardiyografi kalpteki yapısal ve işlevsel bozuklukları ortaya çıkarmaya yönelik inceleme yöntemleri arasında hastaya zarar ve ağrı vermeyen başlıca uygulamadır.

Kalbin kasılma sırasında bir defada attığı kan miktarı ve yüzdesi (İnsan kalbi kanla dolduktan sonra, kasılma ile içindeki kanın belli bir yüzdesini atar. Her kalp atışında kalbin damarlara attığı kan yüzdesine “ejeksiyon fraksiyonu” denir. Normali 55-70 civarındadır. Yani kalp bir defada kendine gelen kanın yüzde 55-70’ini fırlatabilmektedir.

Özellikle kalp boşluklarının birbirinden ve büyük damarlardan ayıran kalp kapakçıklarının yapı ve işlevlerinin değerlendirilmesinde yararlıdır. Bu yön¬temle kalp kapakçıklarındaki doğumsal ve edinsel (temelde kalp romatizmasına bağlı) yapı kusurları, iltihaplanmalar (endokardit),

  • Kalp dış zarı hastalıkları (perikardit, perikart tümörleri),
  • Kalp boşluklarının çapları ve büyüklüklerinin saptanmasında
  • Kalp duvarlarının hareketleri, hareket bozukluğu olup olmadığının (kalp damar hastalıklarında ilgili damarın kanlandırdığı yerlerde duvar hareket bozuklukları oluşabilir) araştırılmasında
  • Kalp damar hastalığına bağlı kalpte kasılmada sorun olup olmadığı,
    Kalp boşluklarında basınç değişiklikleri değerlendirilebilir.
  • Kalp içi boşluklarda pıhtı (trombüs) araştırılması,

Ayrıca kalp romatizması, kapak hastalıkları, kalp yetersizliği, kalp krizi,

  • doğumsal kalp hastalıkları gibi birçok konuda eko ile değerli bilgiler alınır.

 

​​